NEREDEN ÇIKTI BU “PSİKOLOJİ
“Psikoloji” denen kavramın henüz keşfedilmedigi yıllarda doğmustum sanıyorum. Psikolojisi bozuk kimse yoktu bizim mahallede…
Geçim sıkıntısı ya da karı koca kavgasından morali bozulanlar olurdu arada ; o da dost muhabbetlerinde çabucak moral bulurdu.
Çocuklarda ise moral bozukluğu dahi olmazdı!
Tüm gün koşup oynayan cocukta niye moral bozukluğu olsun ki… ara sokaklar, pazar alanları, cami avluları , evlerin bahçeleri ve buna benzer bircok alan cocuklar icin güvenle oynayacakları alanlardı.
Büyük küçük herkes hayallerinin peşinde koşardı. Kimi zaman düşüp dizimizi kanatsak da koşmaktan hic vazgecmezdik…
Şimdilerde “psikoloji” diye bir kavram var, beş yasinda çocukların bile ağzına sakız olmuş.
Akıl sağlığı yerinde olan insanların konuşarak anlaşabilme yeteneğini kaybetmesiyle doğan sorunlara da “psikolojik sorun” demeye başladık.
Teknolojinin fayda görunümlü zararları, iletişim adı altındaki ayrıştırmaları, insanlari ayni evin içinde mesajlaşır hale getirdi. Yüz yüzeyken olmayan casaretler sanal ortamda zirveye cıktı…
İç ses diye birsey kalmadı…
Özelimiz kalmadı…
Bu da ilişkilerdeki saygıya en büyuk darbeyi vurdu. Çoluk çocuk tabletlerin telefonların esiri olduk, vahşet haberlerinde gerildik biz büyükler…
Bu sırada çocuklarımız sanal zekanın kırbacıyla hırslanıp öfkelendi. Farkına varmadık, kendi elimizle kendi ruh halimizi aile huzurumuzu dağıttığımızın.
Artık “dur” demenin zamanı geldi…
Teknolojiyi tamamen kapı dışarı edemesek dahi sınır koymanın zamanı geldi. Alalım çocuklarımızı çıkalım dışarıya…
Biraz büyüdüklerinde terapist aramaya başlamak istemiyorsak, çocukken tutalım ellerinden her anımız terapi olsun onlara.